Adem Dege

Adem Dege

@ademdegeYönetici

Biyografi

Zabıt Katibi, İş Güvenliği Uzmanı ve Uzlaştırmacı

Üyelik Tarihi
Ünvan
Yönetici

Paylaşımlar

Tapu Takas Sistemi Nedir? Güvenli Taşınmaz Alım-Satımında Yeni Dönem

Tapu Takas Sistemi Nedir? Güvenli Taşınmaz Alım-Satımında Yeni Dönem

Tapu Takas Sistemi, Türkiye'de gayrimenkul alım-satım işlemlerinde güvenliğin en üst düzeye çıkarılması amacıyla geliştirilen dijital bir ödeme ve mülkiyet devri altyapısıdır. Alıcı ve satıcının karşılıklı güven duymadığı ya da yüksek meblağlı taşınmaz işlemlerinde risk almak istemediği durumlarda, bu sistem hem tapu devrini hem de ödeme işlemini eş zamanlı şekilde gerçekleştirir.Tapu Takas Sistemi Neden Önemlidir?Her yıl binlerce insan taşınmaz alım-satım işlemleri sırasında dolandırıcılık mağduru olmakta veya maddi zarara uğramaktadır. İşte Tapu Takas Sistemi, bu riskleri tamamen ortadan kaldırmak için geliştirilmiş bir sistemdir.Bu sistem sayesinde:Ödeme tapuda devir gerçekleşmeden yapılmaz.Tapu ödeme yapılmadan devredilmez.Tüm işlem dijital ortamda, Takasbank güvencesiyle yürütülür.Tapu Takas Sistemi Nasıl Çalışır?Aşağıda adım adım Tapu Takas işlemi nasıl yapılır sorusunun yanıtını bulabilirsiniz:1. Tapu Başvurusu YapılırAlıcı ve satıcı, Web Tapu Sistemi veya doğrudan Tapu Müdürlüğü aracılığıyla satış başvurusunda bulunur.2. Tapu Takas Sistemi Aktif EdilirTaraflar, www.takasbank.com.tr adresinden veya mobil uygulama üzerinden "Tapu Takas" menüsünü kullanarak süreci başlatır.3. Ödeme Bloke EdilirAlıcı, taşınmaz bedelini Takasbank tarafından sunulan güvenli hesaba aktarır. Bu para, işlem tamamlanıncaya kadar bloke edilir.4. Tapu Devri YapılırTapu Müdürlüğü, satış işlemini tamamlayarak mülkiyeti alıcıya geçirir. Bu işlem sisteme otomatik olarak yansıtılır.5. Ödeme Serbest KalırTapu devri tamamlandığında, sistem otomatik olarak satıcının hesabına parayı aktarır.Tapu Takas Sistemi Güvenli mi?Evet. Tapu Takas Sistemi:Takasbank güvencesiyle çalışır (SPK ve BDDK denetimindedir).İşlem sırasındaki tüm adımlar dijital olarak kayıt altına alınır.Tarafların dolandırılma ihtimali sıfıra iner.Tüm süreç şeffaf ve denetlenebilir biçimdedir.Bu özellikleri sayesinde, sistem yalnızca bireysel kullanıcılar için değil, aynı zamanda şirketler, emlak ofisleri ve yatırımcılar için de ideal bir çözümdür.Tapu Takas Sisteminin Avantajları Nelerdir?✅ Güvenli Taşınmaz Devir İşlemi✅ Aynı Anda Ödeme ve Tapu Teslimi✅ Dolandırıcılığa Karşı Tam Koruma✅ Dijital Başvuru ve Hızlı İşlem✅ Uygun Masraf ve Düşük Komisyon✅ 7/24 Takip İmkanıKimler Tapu Takas Sistemini Kullanmalı?Ev ve arsa alan-satan bireylerYabancı yatırımcılarŞirketler ve tüzel kişilerMiras paylaşımı yapan aile bireyleriİnşaat firmaları ve müteahhitlerEğer yüksek bedelli bir gayrimenkul işlemi yapıyorsanız, bu sistem tam size göredir.Tapu Takas Sistemi Hakkında Sık Sorulan Sorular✅ Tapu Takas Sistemi ücretli mi?Evet. 2025 itibariyle alıcı ve satıcıdan ayrı ayrı +KDV dâhil 185 TL işlem ücreti alınmaktadır.✅ İşlem süresi ne kadar sürer?Ortalama 1 iş günü içerisinde tamamlanabilir. Tüm işlemler dijital ortamda yürütüldüğü için süreç hızlıdır.✅ Tapu devri yapılmazsa para iade edilir mi?Evet. Eğer tapu devri gerçekleşmezse Takasbank, alıcının gönderdiği bedeli aynen iade eder.Sonuç: Taşınmaz Alım-Satımında Yeni Dönem BaşladıTapu Takas Sistemi, hem bireyler hem de kurumsal kullanıcılar için en güvenli gayrimenkul alım-satım çözümüdür. Dolandırıcılık korkusu yaşamadan, tapu devri ve ödeme işlemlerini eş zamanlı gerçekleştirmek isteyen herkesin bu sistemi tercih etmesi gerekmektedir.www.hukukcemiyeti.com olarak tavsiyemiz, her taşınmaz işleminde bu güvenli yöntemi kullanmanız yönündedir. Unutmayın, güvensiz işlem yoktur; sadece güvencesiz yöntemler vardır.
0
Kira Sözleşmesinde Özel Şartlar ve Sözleşmenin Sona Ermesi ile Yenilenmesi

Kira Sözleşmesinde Özel Şartlar ve Sözleşmenin Sona Ermesi ile Yenilenmesi

📘 Kira Sözleşmesinde Özel Şartlar, Sona Erme ve Yenilenme SüreciKira sözleşmeleri, hem kiraya veren hem de kiracı açısından karşılıklı yükümlülükler doğuran, Türk Borçlar Kanunu çerçevesinde düzenlenen ve uygulamada sıklıkla karşılaşılan sözleşmelerdendir. Ancak, uygulamada çoğu zaman yalnızca matbu formlarla sınırlı kalan kira sözleşmeleri, dikkatli hazırlanmadığında taraflar açısından ciddi hukuki sorunlara neden olabilmektedir. Bu yazıda kira sözleşmelerine eklenen özel şartların geçerliliği, sözleşmenin sona erdirilmesi ve yenilenmesi süreçleri hukuki açıdan ele alınacaktır.📌 1. Kira Sözleşmesinde Özel Şartlar Nedir?Kira sözleşmelerinde yer alan özel şartlar, tarafların Türk Borçlar Kanunu’nun emredici hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla, aralarındaki ilişkiyi kendi iradelerine göre düzenledikleri maddelerdir. Bu özel şartlar sayesinde, örneğin kiralanan taşınmazın boyanma şekli, kullanım amacı, alt kiralama yasağı, sigorta yükümlülüğü, gecikme faizi oranı gibi hususlar netleştirilebilir.Ancak dikkat edilmelidir ki;TBK m. 346 gereği; konut ve çatılı iş yeri kiralarında, sözleşmeye konulan "kiracı aleyhine cezai şart", "erken tahliye halinde kira bedeli kadar tazminat", gibi hükümler geçersizdir.Örneğin, “kiracı evi boyatmadan çıkamaz” gibi bir özel şart geçerli sayılabilirken, “kiracı evi 3 yıl dolmadan çıkarsa 12 kira bedeli öder” gibi bir özel şart kanunen geçersiz sayılır.Tarafların menfaat dengesini gözeten bu sistem, özellikle kiracıyı koruyucu niteliktedir.📌 2. Kira Sözleşmesinin Sona ErdirilmesiKira sözleşmeleri belirli veya belirsiz süreli olabilir. Bu ayrım, sözleşmenin sona erdirilme yöntemini doğrudan etkiler:🟢 Belirli Süreli Sözleşmelerde:Süre sonunda sözleşme kendiliğinden sona ermez.Kiracı, sürenin bitiminden en az 15 gün önce yazılı bildirimde bulunarak sözleşmeyi sona erdirebilir.Kiraya veren ise, Türk Borçlar Kanunu m. 347 uyarınca ancak belirli şartlarda (gereksinim, yeniden inşa, tahliye taahhüdü gibi) sözleşmeyi sona erdirebilir.🟠 Belirsiz Süreli Sözleşmelerde:Taraflardan biri, TBK m. 328 ve devamı hükümlerine göre, fesih bildirim süresine uyarak sözleşmeyi sona erdirebilir.Kiracı için bildirim süresi genellikle 15 gündür.Unutulmamalıdır ki, yazılı bildirim olmaksızın tahliye, kira ilişkisinin sona erdiği anlamına gelmez. Tahliye davası açılması veya icra yoluna başvurulması gerekebilir.📌 3. Kira Sözleşmesinin Yenilenmesi – Aynı Koşullarla DevamTürk Borçlar Kanunu, özellikle konut ve çatılı iş yeri kiralarında kiracıyı koruma amacına hizmet eden bir düzenleme getirmiştir:TBK m. 347/1’e göre, belirli süreli kira sözleşmeleri süresi sonunda kiracı tarafından sona erdirilmedikçe aynı koşullarla bir yıl daha uzatılmış sayılır.Kiraya veren, bu uzatmaların ancak 10 yıllık uzama süresi dolduktan sonra herhangi bir gerekçe göstermeden sözleşmeyi sona erdirebilir.Bu süre dolmamışsa, sadece özel ve sınırlı sebeplerle (örneğin gereksinim, imar, taahhüt) fesih mümkündür.Bu durum, kiracının lehine bir koruma olarak kabul edilir. Uygulamada, kiraya veren tarafından sözleşmenin sona erdiği varsayılarak kiracının çıkarılması istense bile, sözleşme aynı şartlarla devam ettiğinden kiracı hukuken korunmuş olur.🎯 Sonuç ve ÖnerilerKira sözleşmeleri, salt kira bedeli ve süre gibi temel unsurların yanında, tarafların özel iradelerine göre detaylandırılmalıdır. Ancak bu detaylandırma yapılırken mutlaka emredici yasal sınırlar dikkate alınmalıdır. Özellikle kiracı aleyhine düzenlenmiş özel şartların çoğu geçersizdir.Sözleşmenin sona erdirilmesi ve yenilenmesi süreci de mutlaka hukuki çerçeveye uygun yürütülmelidir. Yazılı bildirimler, noter kanalıyla yapılan tebligatlar ve dava yolları, bu süreçteki temel araçlardır.Bu nedenle kira ilişkisine giren herkesin, sözleşme düzenlenmeden önce hukuki danışmanlık alması, uyuşmazlık yaşanmaması açısından son derece önemlidir.🖋 HukukCemiyeti.com – Güncel, Güvenilir, Akademik İçerikHer hakkı saklıdır.
0

Kadastro Mahkemelerinde Görülen Uyuşmazlıkların Yargı Kolu Bakımından Değerlendirilmesi

Kadastro Mahkemelerinde Görülen Uyuşmazlıkların Yargı Kolu Bakımından Değerlendirilmesi: İdari Yargının Görev Alanına Giren Durumlar Üzerine Sistematik Bir İncelemeGirişYargı yetkisinin kamu hukukuna ve özel hukuka ilişkin uyuşmazlıklar bakımından farklı yargı kollarına ayrılmış olması, hukuk devleti ilkesinin bir gereği olarak, görevli yargı merciinin doğru tespitiyle doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda, kadastro mahkemelerinde görülen davaların bir kısmının niteliği itibarıyla adli yargının değil, idari yargının görev alanına girdiği yönünde giderek güçlenen bir hukukî tartışma mevcuttur.Kadastro davalarının tamamı her ne kadar ilk bakışta mülkiyet hakkına ilişkin adli nitelikte ihtilaflar gibi görünse de, bazı davalar özünde idari işlem ve eylemlere karşı açılmış olup, yargısal denetim mekanizmasının yöneltilmesi gereken merci, idare mahkemeleridir. Bu makalede, kadastro mahkemesinde görülen uyuşmazlıkların görevli yargı kolu bakımından analiz edilmesi amaçlanmakta; adli ve idari yargı arasındaki görev ayrımına ilişkin yasal ve içtihadi çerçeve ele alınmaktadır.I. Kadastro Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görev Alanı3402 sayılı Kadastro Kanunu, taşınmazların sınırlarının ve maliklerinin belirlenmesi amacıyla yapılan kadastro çalışmalarında ortaya çıkan ihtilafların çözümü için özel bir yargı organı olarak kadastro mahkemelerini öngörmüştür. Bu mahkemeler, asli olarak mülkiyet hakkı, zilyetlik, şuf’a (önalım) hakkı, hukuki yarar, gibi özel hukuk hükümlerine tabi meseleleri çözümler.Ancak uygulamada, bu mahkemeler nezdinde görülen bazı davaların dayanağını doğrudan idari işlemler, örneğin:Hazine adına tescil kararları,Orman sınırları içinde kalan alanların belirlenmesi,Mera, yaylak ve kışlak gibi kamu mallarının sınırlandırılması,İmar planları gereğince taşınmazların terk veya tescil işlemleri, oluşturmaktadır.Bu tür işlemler, doğrudan idarenin kamu gücüne dayanarak yaptığı tasarruflardır ve söz konusu işlemlerin iptali ya da hukuka uygunluğunun denetimi, kamu hukuku ilişkisi içinde değerlendirilmelidir.II. Görevli Yargı Kolunun Belirlenmesinde Esas Kriter: Uyuşmazlığın NiteliğiUyuşmazlıkların hangi yargı kolunda çözümleneceği, tarafların sıfatına göre değil; davaya konu işlemin hukuki mahiyetine göre belirlenmektedir. Bu temel ilke, gerek Anayasa (m.125), gerekse Danıştay ve Yargıtay içtihatlarıyla açık biçimde ortaya konulmuştur.Eğer bir taşınmazın Hazine adına tescili, orman sınırları içinde sayılması, mera olarak değerlendirilmesi gibi idarenin tesis ettiği bir işleme dayanıyorsa, burada bir özel hukuk ilişkisi değil, idari işlem ilişkisi mevcuttur. Bu durumda, söz konusu işlemin iptali veya hukuka uygunluğunun denetlenmesi ancak idari yargı mercileri tarafından gerçekleştirilebilir.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararları’nda da, “idari işlemin unsurlarını taşıyan işlemlerle ilgili olarak adli yargının değil, idari yargının görevli olduğuna” dair açık ifadeler mevcuttur (YİBK 1991/2 E., 1991/4 K.).III. Uygulamada Karşılaşılan SorunlarKadastro mahkemeleri, bazı durumlarda idarenin işlemini hukukiliği yönünden denetleyerek taşınmazın tesciline veya iptaline karar vermektedir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken husus, adli yargının bu tür bir iptal yetkisinin bulunmamasıdır. Adli mahkemeler, idari işlemin yok hükmünde olup olmadığı hâli dışında, idarenin işlemini iptal etme veya hükümsüz kılma yetkisine sahip değildir.Bu tür yetki aşımı durumları hem görev uyuşmazlıklarına hem de yargı kararlarının geçerliliğinin tartışmalı hâle gelmesine neden olmaktadır. Ayrıca bu durum, bireylerin hak arama özgürlüğünü zedeleyici sonuçlar da doğurabilmektedir.IV. Danıştay ve Yargıtay Kararları Işığında DeğerlendirmeDanıştay'ın birçok kararında, kamu malı niteliğindeki taşınmazlara ilişkin kadastro tespitlerinde idari yargının görevli olduğu ifade edilmiştir. Örneğin; orman kadastrosuna ilişkin uyuşmazlıklarda görevli mahkemenin idare mahkemesi olduğu içtihat edilmiştir (Danıştay 8. D., E.2016/4039, K.2017/1135).Yargıtay ise özellikle, tescil dayanağının idari işlem niteliği taşıyıp taşımadığına göre ayrım yapmakta ve bu noktada görevli mahkemenin belirlenmesini öngörmektedir (Yargıtay 1. HD, E.2014/15294, K.2015/11754).V. Sonuç ve ÖnerilerKadastro mahkemelerinde görülmekte olan ve idari işlemlerden doğan uyuşmazlıkların idare mahkemeleri nezdinde görülmesi gerektiği yönündeki görüş, hem normatif dayanakları hem de uygulama sonuçları itibariyle isabetlidir. Görevli mahkemenin doğru belirlenmesi, sadece bir usul meselesi değil; hukuki güvenlik, mülkiyet hakkı ve etkili başvuru hakkı gibi temel hakların korunması açısından da hayati önemdedir.Bu nedenle:Kadastro tespitinin dayandığı işlem idari nitelik taşıyorsa, dava idari yargıda açılmalıdır.Adli yargı, yalnızca özel hukuk ilişkilerine dayalı mülkiyet ihtilaflarında yetkili olmalıdır.Bu konuda, görev ayrımının uygulamada daha netleşmesi için kanuni düzenleme yapılması, gerekirse içtihadı birleştirme yoluna gidilmesi uygun olacaktır.Kaynakça:1982 Anayasası, m. 1253402 sayılı Kadastro Kanunu2577 sayılı İdari Yargılama Usulü KanunuYİBK 1991/2 E., 1991/4 K.Danıştay 8. D., E.2016/4039Yargıtay 1. HD, E.2014/15294
0
İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Klasöründe Bulunması Gerekli Belgeler

İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Klasöründe Bulunması Gerekli Belgeler

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’na göre, işverenler çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlüdür. Bu kapsamda işyerinde yapılan İSG çalışmaları dokümante edilmeli ve teftişlerde hazır bulundurulmalıdır. İSG klasöründe bulunması gereken temel belgeler aşağıda listelenmiştir:1. İSG-Katip Sözleşmeleri: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın İSG-Katip sistemi üzerinden yapılan iş güvenliği uzmanı, işyeri hekimi ve diğer sağlık personeli sözleşmelerinin ıslak imzalı kopyaları bulundurulmalıdır.2. İSG Yıllık Çalışma Planı: İşyerinde yıl boyunca yapılacak İSG faaliyetlerini planlamak ve takip etmek amacıyla, işveren veya vekili, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi tarafından yıl başında hazırlanan ve imzalanan bir plandır.3. İSG Yıllık Değerlendirme Raporu: İşyerinde bir yıl boyunca yapılan İSG çalışmaları ve uygulamaları ile yıllık değerlendirmenin yapıldığı, yıl sonunda işveren veya vekili, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi tarafından hazırlanan ve imzalanan rapordur.4. Onaylı Defter: İş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi tarafından yapılan tespit ve tavsiyelerin yazıldığı, seri numaralı ve sayfaları bir asıl iki kopyalı olarak düzenlenen defterdir. Aylık olarak doldurulmalı ve imzalanmalıdır.5. Risk Değerlendirme Raporu: “İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği”ne uygun olarak hazırlanmış ve imzalanmış risk değerlendirme raporu bulundurulmalıdır. Risk değerlendirme ekibine verilen eğitim belgeleri de bu kapsamda kayıt altına alınmalıdır.6. Acil Durum Planı, Acil Durum Ekibi Listesi ve Eğitim Belgeleri: “İşyerlerinde Acil Durumlar Hakkında Yönetmelik”e uygun olarak hazırlanmış acil durum planı, acil durum ekibinin iletişim listesi ve eğitim belgeleri bulundurulmalıdır. Ayrıca ilkyardımcı personelin kayıtları da dosyada yer almalıdır.7. Tatbikat Tutanakları: İşyerlerinde en az yılda bir kez acil durum tatbikatları yapılmalı ve tatbikat tutanakları İSG klasöründe yer almalıdır.8. Kurul Toplantı Tutanakları: Elli ve daha fazla çalışanı olan işyerlerinde İSG kurulu oluşturulmalıdır. Kurul toplantı tutanakları İSG klasöründe yer almalıdır.9. İSG Talimatları: Çalışanlara tebliğ edilmiş olan güvenli çalışma talimatları İSG dosyasında bulundurulmalıdır.10. İş kazası, tehlikeli durum ve davranış ve ramak kala olay kayıtları: İşyerinde gerçekleşen iş kazaları, meslek hastalıkları, tehlikeli durum ve davranışlar ile ramak kala olayların kayıtları ve alınacak düzeltici faaliyetleri belirten raporlar bulundurulmalıdır.11. Yıllık Eğitim Planı: İşyerinde yıl boyunca yapılacak İSG eğitimlerinin planlanarak takip edilmesi amacıyla hazırlanan ve imzalanan bir plandır.12. İSG Eğitim Kayıtları: Çalışanlara verilen İSG eğitimlerine ait katılım formları, eğitim belgeleri ve değerlendirme sınavlarına ait belgeler bulundurulmalıdır.13. Sağlık Raporları: Çalışanların sağlık tetkikleri ile işyeri hekimi tarafından düzenlenen işe giriş/periyodik sağlık raporları işyeri hekimi gözetiminde saklanmalıdır.14. Çalışan Temsilcisi Seçim/Atama Yazıları: Çalışan temsilcilerinin seçim veya atama yazıları İSG dosyasında bulundurulmalıdır.15. Kişisel Koruyucu Donanım Zimmet Tutanakları: Çalışanlara verilen kişisel koruyucu donanımlara ait zimmet tutanakları İSG belgeleri arasında yer almalıdır.16. Periyodik Teknik Kontrol ve Test Raporları: İşyerinde bulunan ekipmanlar, elektrik tesisatı, topraklama tesisatı, yangın tesisatı, havalandırma tesisatı, asansör vb. test, kontrol ve uygunluk raporları İSG klasöründe bulundurulmalıdır.17. Ortam Ölçümleri: İşyeri termal konfor, gürültü, titreşim, toz, aydınlatma, sıcaklık, hava akım hızı, uçucu organik bileşikler, toksik ve zehirli gazlar vb. ortam ve kişisel maruziyet ölçüm kayıtları İSG dosyasında yer almalıdır.18. Patlamadan Korunma Dokümanı: Patlayıcı ortam oluşma ihtimali bulunan işyerlerinde patlamadan korunma dokümanı hazırlanmalı ve İSG klasöründe yer almalıdır.19. Operatör Belgeleri: İşyerinde çalışan vinç, forklift, kepçe vb. operatörlere ait belgeler İSG klasöründe bulundurulmalıdır.20. Malzeme Güvenlik Bilgi Formları (MSDS): İşyerinde kullanılan kimyasallara ait malzeme güvenlik bilgi formlarının bir kopyası İSG dosyasında saklanmalıdır.Ayrıca İstenebilecek Belgeler: Her işletmede uygulanan İSG çalışmaları, yasal ve diğer şartların gereklilikleri nedeniyle farklı belgelerin tutulmasını gerektirebilir.Önemli Not: Bu sayfada yer alan bilgiler genel nitelikte olup, işyerinizin özel durumuna göre farklı belgeler de bulundurmanız gerekebilir.
0
Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü Sınavına Yönelik   # Etik İlkeler, Etik Kurul ve Mesleki Sorumluluklar Eğitim Notu

Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü Sınavına Yönelik # Etik İlkeler, Etik Kurul ve Mesleki Sorumluluklar Eğitim Notu

# **Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü Sınavına Yönelik # Etik İlkeler, Etik Kurul ve Mesleki Sorumluluklar Eğitim Notu** Bu çalışma, **Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü** sınavına hazırlananlar için **etik ilkeler, etik kurullar, kamu görevlilerinde etik davranış ve yazı işleri süreçlerinde uyulması gereken kuralları** kapsamlı şekilde ele almaktadır. ---## **1. KAMU GÖREVLİLERİ ETİK DAVRANIŞ İLKELERİ** **5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu** ile **5176 Sayılı Kamu Görevlileri Etik Kurulu Kanunu** temel alınmıştır. ### **A) Temel Etik İlkeler** 1. **Dürüstlük ve Tarafsızlık** - Görevde kişisel çıkar gözetilmez. - Kayırmacılık yapılmaz, eşitlik ilkesine uyulur. 2. **Hukuka ve Mesleki Değerlere Bağlılık** - Anayasa, kanunlar ve yönetmeliklere uygun hareket edilir. 3. **Saydamlık ve Hesap Verebilirlik** - Kararların gerekçeleri açık olmalıdır. - Kamuoyuna doğru bilgi verilmelidir. 4. **Kamu Yararını Gözetme** - Bireysel çıkarlar kamu yararının önüne geçmemelidir. 5. **Hediye Alma ve Menfaat Sağlama Yasağı** - Görevle bağlantılı olarak hediye, ayrıcalık veya çıkar kabul edilemez. ---## **2. KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU** **Kuruluş Amacı:** Kamu görevlilerinin etik davranış ilkelerine uygun hareket etmesini sağlamak. ### **A) Etik Kurulun Görevleri** ✔ Etik ilkeleri belirlemek ve uygulanmasını denetlemek. ✔ Etik ihlal iddialarını incelemek. ✔ Kamu görevlilerine etik eğitimler vermek. ### **B) Etik İhlal Yaptırımları** - **Uyarı** - **Kınama** - **Kamu görevinden çıkarma** (ağır ihlallerde) ---## **3. YAZI İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜNDE ETİK KURALLAR** ### **A) Resmî Yazışma ve Evrak Yönetiminde Etik** ✔ **Gizlilik:** Kişisel veriler (TCKN, sağlık bilgisi vb.) korunmalıdır. ✔ **Doğruluk:** Resmî belgelerde asılsız bilgi yer almamalıdır. ✔ **Zamanında İşlem:** Evrak geciktirilmemeli, usulsüz erteleme yapılmamalıdır. ### **B) Bilgi Edinme Hakkı ve Şeffaflık** ✔ **Başvurulara objektif yanıt** verilmeli. ✔ **Gizlilik gerektiren durumlar** hariç, bilgi paylaşımında şeffaf olunmalı. ---## **4. ADALET BAKANLIĞI’NA ÖZGÜ ETİK SORUNLAR** ### **A) Yargı Bağımsızlığı ve Tarafsızlık** ✔ Mahkeme kararları hakkında önyargılı yazışma yapılmamalı. ✔ Yargı sürecini etkileyecek ifadelerden kaçınılmalı. ### **B) Adil Yargılanma Hakkı** ✔ Sanık, mağdur ve tanıkların kimlikleri korunmalı. ✔ Medya etiği ile adli süreç etiği dengelenmeli. ---## **5. GÜNCEL ETİK TARTIŞMALAR (2024)** ✔ **Yapay Zeka ve Otomasyon:** Resmî yazışmalarda AI kullanımı etik mi? ✔ **Sosyal Medya Kullanımı:** Kamu görevlilerinin kişisel paylaşımları etik sınırları aşabilir mi? ✔ **Veri Sızıntıları ve Siber Güvenlik:** Kamu verilerinin korunmasındaki etik sorumluluklar. ---## **6. SINAVDA ÇIKABİLECEK SORU ÖRNEKLERİ** ❖ *"Bir vatandaş, görevinizle ilgili size hediye vermek isterse nasıl davranırsınız?"* ❖ *"Resmî yazışmada bir hatayı nasıl düzeltirsiniz?"* ❖ *"Etik Kurul hangi durumlarda devreye girer?"* ---## **SONUÇ** Adalet Bakanlığı Yazı İşleri Müdürlüğü sınavında **etik konusu**, kamu görevlilerinin uyması gereken **dürüstlük, tarafsızlık, şeffaflık ve hukuka bağlılık** ilkelerini kapsar. **Etik Kurul, resmî yazışma kuralları ve adli süreçlerde etik** önemli başlıklardır. **Başarılar dilerim!** ⚖️📜 **Ek Kaynaklar:** - Kamu Görevlileri Etik Davranış İlkeleri Yönetmeliği - 4982 Sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu - Adalet Bakanlığı Resmî Yazışma Yönergesi
0